Geçen haftadan devam ediyorum.
…/.
27 Mayıs 2025 Salı gezimizin ikinci gününde, bütün gün peri masalları diyarında gezdikten sonra, akşam kayalardan oyma bir restoranda Türk Gecesi eğlencesine katıldık. Burada testi kebabı ve yöresel yemeklerin ikram edildiği yemek eşliğinde, canlı müzik ve halk dansları gösteri ekibinin şahane şovlarını izledik. Türk Gecesi programını çok beğendik ve çok da eğlendik. Tekrar gitme imkanım olursa, mutlaka Türk Gecesi eğlencesine yine katılmak isterim.
Otelimizde geceledikten sonra sabah dokuzda başka görmediğimiz yerleri görmek üzere yola çıktık. İlk durağımız Kapadokya bölgesinin en yüksek noktası olan ve tarih boyunca kale ve yaşam alanları olarak kullanılan Uçhisar Kalesi’nin olduğu Uçhisar bölgesinde bulunan Güvercinlik Vadisi’ni yukarıdan seyredilen seyir noktasına geldik. Burası adeta turist kaynıyor. Hediyelik eşya satan dükkanlar ve kafeler var. Ağaçları nazar boncukları ile süslemişler. Aşağıda derin ve uzun bir vadi içinde Kapadokya’ya özel şahane görünümlü ilginç kayalar var. Bu kayaların içini güvercinlerin yaşaması için oymuşlar. Güvecin yetiştiriciliği 9. yüzyılda başlamış. Güvercin gübresi çok faydalı olduğundan üzüm bağlarında kullanılıyormuş. 4 kilometre uzunluğunda olan Güvercinlik Vadisi’nde yürüyüş de yapılabiliyor. Sıcak hava balonlarının da geçiş noktası olan vadinin şahane görüntülerini bol bol fotoğraf çekerek anılarımıza ekledik.
Buradan müze kartla girilen Göreme Açık Hava Müzesine geldik. Müzenin girişinde Rehberimiz Fırat Bey şu bilgileri verdi:
“Göreme Açık Hava Müzesi, Kapadokya’nın en önemli merkezlerinden biri. Biz bu kapıdan girdik, ancak buradan giriliyor diye sadece burayı düşünmemelisiniz. Normalde çok daha geniş bir alanı kaplıyor. Zaten bu kapı 50 yıl önce yapılmış. Göreme tarihine baktığımız zaman en yoğun yaşandığı M.S. 1200-1300’lü yıllarda Anadolu Selçukluları buraya tamamen hakim olmuş ve buralar Türkleşmiş. Ancak Hristiyanlar da burada yaşıyor tabi. Romalılar bütün Avrupa’yı fethettikten sonra M.Ö. 2. ve 1. yüzyıllarda Anadolu’ya geliyorlar. M.Ö. 20’li yıllarda bütün Anadolu Romalılaşıyor. M.S. 60-70’li yıllarda ilk defa kiliseler yapılmaya başlanıyor, yavaş yavaş gizli gizli kiliseler çoğalıyor.

Nilgün Özerdoğan